16 Ekim 2010 Cumartesi

Kelime anlamıyla Pathetic, okunduğu gibi yazılmıyor

Anlık ruh halimi değil, durumumu yansıtan kelime başlıktaki. Belki yılda yılda bir olabilecek koşullarda, kimseyle konuşamamanın  (kelime anlamıyla değil bu sefer) verdiği ego tatminsizliği de denebilecek iç sıkıntıyla kaleme, klavyeye alınan bu yazı,  yazıyı yazarken farkettiğim yargılanacak olmanın verdiği hisle harmanlanacak gibiyken yazının gidişatını değiştirdim cümleyi bozarak. Çünkü (dilbilgisini desiktiredecekoldukgibi mibiraz)
çünkü açıklama ihtiyacı hissedilmesine rağmen,açıklanmayacak (üşenilecek) sebepler var, vardır. Açıklanma ihtiyacı da görülmez, tespit de yapılmaz, nokta da koyulmaz, klişe de olunmaz, egzantrik hele hiç.
Haziran'da ölmek zor, Ankara'da aşık olmak zor, ah ne kadar mükemmel ki ikisi de uzun dönem planım dahilinde değil, ne var ki üst kat komşumun bir katil olduğunun bilincindeyken, burada oturmak da zor be dostlar. Her karşılaşmada zoraki sırıtışla susturulan "Yakşamlar"ım haram olsun ona. Sonra neden hiç mahalleden arkadaşım yok. Biri mafya, diğeri fettoşçu, biri para babası. Yok mu lan bu Ankara'da bir Soho, bir Cihangir? Artık meteorolojik olarak da bohemlere, entellere uygun, ey güzel insanlar neden bu şirin şehrimize gelmemektesiniz?
İstediğiniz kadar yağmur, yağmurda ıslanmış kedi, hatta kalede sümüklü çocuklar bile var, ne duruyorsunuz dostlarım? Otoriteye mi karşı çıkacaksınız? İstemediğiniz kadar kravatlı var. Kendinize mi yabancılaşacaksınız? İş çıkışı Kızılay'ı deneyin. Sokak şarkıcılarımız bile var bizim! Neden biri de siz olmayasınız?

Oha kapkara olan hava aydınlandı, yağmur sesi de efekti, heeey bohemler i'm singin in the rain!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder