6 Aralık 2010 Pazartesi

Soon You Are Unconstrained!

Soundtrack: Vodka-Korpiklaani (eheheh yoksa aida niye yazı yazsın haftaiçi haftaiçi)

Bir aida klasiği olarak, yine çalışmak yerine buradayım. Oysa bir aydır ders dinlemediğimin yeni farkına varmışken, çalışmak tek çözüm değil de nedir? Ya da çözümü var mıdır? Görücez. Ya o değil de, baktım şöyle bi 5-6 yazıdır hardcore ergen gidiyorum ne ayaktır, neden bu kadar kendimle çelişiyorum bilemedim.

Kişinin en aktif olması gereken yaşta, hayatı izlemek zorunda bırakılması, modern toplumun bireye karşı zorbalığından başka bir şey değildir bence ve inanırsak olur bence. Ne diyordum, ben 50 yaşımda dünyayı dolaşmak istemiyorum arkadaşım, ben 20 yaşımda dolaşmak 50 yaşımda Finlandiya'da göl kenarı stüdyo-malikanemi almak, kapatmalarımla huzurlu bi hayat yaşamak istiyorum. E ama 24 yaşına kadar okuyosun zaten?
Skype hezeyanlarımdan örnek vermek gerekirse, bulabildiğim ilk araçla kuzey illerimizden birine atıp kendimi unutana kadar içmek istiyorum, tanımadığım sokaklarda, evlerde, tanımadığım elemanlarla uyanmak istiyorum. Tamamen self destructive bi hayat yaşamak istiyorum, gerekirse sokakta donarak ölmek, gerekirse kafam iyiyken motorsikletle kuzey buz denizine uçmak istiyorum. Sonuçta, ölmesem bile yaşamım boyunca aklımda kalacak, aklımdan çıkmayacak tek anım bu olacak, neden ölmeyeyim ki gereksiz olsa bile? Saçmaladığımın da farkındayım ama etrafımdaki herkes, geleceği için çalışırken, telaşlanırken, gününün kaçıp gittiğine yanan sadece ben miyim?
Gerçekten, o diploma, o ünvan benim işime yaracak mı? Kendi küçük evrenimi kurmak istemiyorum, kendimi kandırmak istemiyorum, hatırladığım tek hayat bu olacak, neden kişisel zevklerimi önemsemeden diğerlerininkini tatmin edeyim?
Uçmak istiyorum, ( yine both literally & figuratively) tamam bu sene olmasın, gelecek sene de olmasın, tamam lan, 4 sene sonra olsun ama olsun! Yaşlanınca, geriye paradan başka şeyler de bırakmak istiyorum, mümkünse seyahatnameler, national geographic best author award, dünyanın en muhteşem insanı ödülü  vb. olsun.

[Zaten yaşlanıyorum, ruhumda varmış yaşlılık, bunu farkettiren ib programına ve türk eğitim sistemine teşekkürlerimi sunarım(!).
Beni yaşlandıranlar demişken, Helal Koç, nedir ya? Jehan Barbur nam melaikeden gelsin yoluma çıkma ya, beni mütemadiyen şişko sivilceli bıyıklı maskülen asena gibi hissettiriyosun dostum! Nerde kelebekler?! İçindeki femineniteyi( bu nedir ya ne diyosun) gözüne kestirdiği masum gençle ortaya çıkarmaya çalışan, karşı taraf da yukarıdaki mükemmel özellikler yüzünden haklı olarak uzak durunca, onu "odun" olarak yaftalayan arabesk tipik genç kız olmak istemiyorum ben. Zaten yazıları baştan okuyanlar fark edeceklerdir ki, olmak istediğim her şey oldum, neyse ya kendi evolutionımı izleyebiliyorum bu da bir şey. ]

Köşeli parantez dahilindekiler eski yazıdan alıntıdır, evet, aida tembelin önde gidenidir başını beğendiği yazıya devam yazmıştır sadece. hıhı evet.

Son olarak:
VODKAAAAAAAĞ! 


1 yorum: